Kayıtlar

2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

DUYARSIZLIKLAR

Resim
Çetin Altan’nın dedesi, Franz Von Liman paşanın yaveri ve çevirmeniymiş. Çanakkale savaşları süresinde, Liman paşa, Alman sağlık uzmanlarıyla askerlerimizin tuvaletlerini kontrol ederken gördükleri “küçük bir anıt projesi” boyutunda lüle lüle bir dışkı onları şaşırtır, üzün süre incelerler ve bir eşantiyon alıp Berlin’e gönderilir! Gelen raporda bu boyutta bir dışkıyı ancak hiç bir protein almadan yalnız tahılla beslenen, fakir ülkelerin insanlarına özgü olduğunun da altını çizmişlerdi! Bunun kanı pıhtılaştırarak, beynin işlevini azalttığı bugün bir gerçek. O gün bu gün değişen bir şey yok; sonuçta Çetin Altan da bunu "geri-kalmışlığımızın" nedenlerinde biri olarak altını çiziyordu. Peki niçin bunu anlatıyorum: geçende taksiyle geçerken, Maçka Otelinin önünde Tony Cragg’ın bir yapıtını gördüm, bu aklıma geldi! Bu sanatçı ülkemizde zengin kolleksiyonelerin bir gözdesi, yanılmıyorsam bir müzede de büyük bir sergisi yapıldı. Sapancı Müzesinin bahçesinde, aile büstlerinin yanında

99 KARE

Resim

MEHMET NAZIM BOJANSKY

Resim
MEHMET NAZIM'I YİTİRDİK; YAKIN VE UZAK BELLEK, BANA TARİFSİZ BİR HÜZÜNÜ ANIMSATIYOR. YAVAŞ YAVAŞ UZAKLAŞIYORUZ!

ZERO HİPOTEZ

Resim
HÜRRİYET KİTAP-SANAT  10-ağustos-2018 Kültigin Kağan Akbulut

UTKU VARLIK "ZERO HİPOTEZ" fragmanlar/ BOZLU ART PROJECT

Resim
KİTAP: YAŞANMIŞLIĞA DAİR GERİYE DÖNÜŞ, BİR YOL HARİTASI VE İNSAN MANZARALARI; ÖZLEM İNAY'IN ÖN SÖZÜYLE.

HEYKEL VE ANITIN SEFALETİ

Resim
Tüm yaşantımda niçin bir idefiks oldu; anıtlara takıntım ve heykeldeki olamamazlığı sürekli yargılamam? Oysa zevksizlik diz boyu, tüm plastik sanatlar diye tanımladığımız olguda; Çağdaş Sanat sapması sanki çirkinliğe övgü, resimde boyayamamak, çizememe, kirletme! Evet beğeni, ama kim kimi yargılıyor; yargılasın diye geçiştiremeyiz çünkü bu zevksizlik paraya, ün'e dönüşüp, bir nehir misali zengin kolleksiyonlara, ünlü mimarlara çizdirilen modern müzelere, fondationlara akıyor, Burada çaktırmadan bir çağın sanat tarihi oluşturuluyor.  Konumuz bu değil: bir türlü kavrayamadığım, çarpık yapılaşan kentleri ağaçla kamufle etmek yerine, anlamsız anıtlarla daha çirkinleştirmek. Daha önce yazdım Blog'da: Akademi yıllarımızdaki Atatürk heykel ve anıt trafiğini; heykel bölümünün buna takıntısını. Oysa daha erken yıllarda yabancı sanatçıların Ankara'da gerçekleştirdikleri çok özgün ve başarılı bronz heykellere bizimkilerin alıcı gözüyle bakamamalarını; Anton Hanak ve Joseph Thorak'

ŞANTİYE / PHYLLIDA BARLOW

Resim
                                                Geçen Venedik Bienali'nden İngiliz paviyonuyla ilgili bir fotoğrafta; paviyon daha kuruluş anında çekildiği izlenimini veriyordu. Bu "şantiye" görünümü için -...biraz bekleselerdi belki! diye düşünmüştüm; açıkca bu bayanın ismi dışında ne yaptığından haberim yoktu. Uzun bir süredir tekrar ediyorum; merak alanlarımın uzaktan değil de yerinde ve zamanında görmek, izlemek adına geldiğim bu vahşi batıda son izlediklerim, bilincimi yavaş yavaş kaydırmaya başladı. Yaşadığımız bu çağ, paradoksal bir düş misali, şaşırtıcı bir ikilemi sürdürüyor; bilim ve teknik adına en uç noktalarda gezinirken, bize ulaşan ve de aklımızı çelen tüm gereçlerin, araçların minimal boyutlarda güzelin ve estetiğin  dizayna yansımasını ne hayallerimiz ne de düşlerimizde bile göremiyeceğimiz bir "KATARSİS"; öbür yandan güncel sanat" adına müzeleri, kolleksiyonları, sanat galerilerini dolduran "çirkinliklerin ikilemini yaşıyoruz!