Kayıtlar

Mayıs, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

HEYKEL VE ANITIN SEFALETİ

Resim
Tüm yaşantımda niçin bir idefiks oldu; anıtlara takıntım ve heykeldeki olamamazlığı sürekli yargılamam? Oysa zevksizlik diz boyu, tüm plastik sanatlar diye tanımladığımız olguda; Çağdaş Sanat sapması sanki çirkinliğe övgü, resimde boyayamamak, çizememe, kirletme! Evet beğeni, ama kim kimi yargılıyor; yargılasın diye geçiştiremeyiz çünkü bu zevksizlik paraya, ün'e dönüşüp, bir nehir misali zengin kolleksiyonlara, ünlü mimarlara çizdirilen modern müzelere, fondationlara akıyor, Burada çaktırmadan bir çağın sanat tarihi oluşturuluyor.  Konumuz bu değil: bir türlü kavrayamadığım, çarpık yapılaşan kentleri ağaçla kamufle etmek yerine, anlamsız anıtlarla daha çirkinleştirmek. Daha önce yazdım Blog'da: Akademi yıllarımızdaki Atatürk heykel ve anıt trafiğini; heykel bölümünün buna takıntısını. Oysa daha erken yıllarda yabancı sanatçıların Ankara'da gerçekleştirdikleri çok özgün ve başarılı bronz heykellere bizimkilerin alıcı gözüyle bakamamalarını; Anton Hanak ve Joseph Thorak'